İslam İnkılabı Rehberi Bürosu Resmi Sitesi

Devrim Lideri:

Düşmanlar İran Halkını Savaşla Dize Getiremeyeceklerini Anladı

İslam Devrimi Lideri, çeşitli halk kesimlerini kabul ettiği görüşmede “Halk, yetkililer ve silahlı kuvvetlerin birleşmesi demirden bir kalkan gibidir ve bu birlik zarar görmemelidir.” vurgusunda bulundu.

İslam Devrimi Lideri Ayetullah Hamanei, ehlibeyt imamlarının 8'incisi Hz. Ali bin Musa el-Rıza’nın -a.s.- şehadet yıldönümünde, farklı toplumsal kesimlerden binlerce kişiyle yaptığı görüşmede, güncel meselelerle ilgili önemli noktalara değindi.

Ayetullah Hamanei şöyle dedi: “İran düşmanları, “halkın, yetkililerin ve silahlı kuvvetlerin güçlü ve kararlı direnişi” ile “askeri saldırılarda aldıkları ağır yenilgiler” sayesinde İran halkını ve İslam Cumhuriyeti’ni savaşa yenik düşürüp itaatkar hale getiremeyeceklerini anladılar. Bu yüzden şimdi “ülke içinde ihtilaf çıkarmak” hedefini takip ediyorlar. Buna karşılık, tüm halk, yetkililer ve kanaat önderleri bu kutsal ve büyük halk birliğinin demirden kalkanını koruyup güçlendirmelidir.”
Ayetullah Hamanei, sözlerinin ilk bölümünde İmam Rıza’yı -a.s.- özellikle İranlılar olmak üzere tüm dünyanın veli nimeti olarak nitelendirdi ve bu büyük İmam’ın Horasan’a yaptığı ziyaretin etkisini şöyle anlattı:

Ehlibeyt mektebi, Hz. Hüseyin’in (a.s) şehadetinden sonra yalnızlaşmış ve mazlum kalmıştı; ancak o yolculuğun sonuçları sayesinde bu yalnızlıktan çıktı ve Şiiler öyle bir ruh kazandılar ki bu ruh, Şiiliği tarih boyunca koruyabildi ve Ehlibeyt mektebinin takipçilerini her geçen gün artırdı.

Ayetullah Hamanei, İmam Rıza’nın -a.s.- Horasan’a yaptığı yolculuğun ikinci önemli sonucunu, Aşura meselesinin yayılmasında bir sıçrama yaratması olarak değerlendirdi ve şöyle ekledi: Hz. Ali bin Musa er-Rıza (a.s), halkın kalbini Aşura kıyamına yönelterek, onun felsefesini ve hedeflerini, yani “adaletsizlikle mücadele” ve “fasıkların ve günahkârların İslam toplumunda tahammül edilmemesi” düşüncesini, halkın zihninin merkezine yerleştirdi ve İslam’ın birçok sosyal öğretisinin ortaya konulmasına, açıklanmasına ve yayılmasına zemin hazırladı.

Ayetullah Hamanei, konuşmasının güncel meselelerle ilgili ikinci bölümünde, milletin ikinci dayatılmış savaşta tam güç ve kudretle direnişini, İran milletinin dünya gözündeki özel yüceliği ve iki kat onuru olarak değerlendirdi ve önemli bir soruyu gündeme getirerek şöyle dedi: Gerçekten son 45 yılda tüm Amerikan hükümetlerinin İran’a karşı sürekli düşmanlığının sebebi nedir?

Devrim Lideri, görünüşte basit ama karmaşık soruya cevaben şöyle ekledi: Amerikalılar geçmişte bu düşmanlığın gerçek sebebini terörizm, insan hakları, demokrasi, kadın meselesi ve benzeri başlıklar altında gizliyorlardı ya da saygın bir şekilde “İran’ın davranışını değiştirmek istiyoruz” diyorlardı. Ancak bugün Amerika’da görevde olan kişi, İran’a olan düşmanlığın gerçek sebebini açıkça belirtti ve “İran’ın bizim sözümüzü dinlemesini istiyoruz” dedi; yani aslında "İran milleti ve İslam Cumhuriyeti nizamının bizim emirlerimize uymasını istiyoruz."dedi.

İslam Devrimi Lideri, Amerikalıların bu kötü niyetli hedefini derinlemesine anlamanın önemine vurgu yaparak şöyle dedi: “Onlar, bu büyük tarihe sahip olan İran’ın ve bu kadar izzet ve onura sahip milletin Amerika’ya boyun eğmesini istiyorlar.” Amerika’nın İran’a olan öfke ve düşmanlığının sebebinin İran halkının sloganları olduğunu söyleyenleri yüzeysel düşünen kişiler olarak nitelendiren Ayetullah Hamanei şöyle devam etti: “Neden Amerika ile doğrudan müzakere etmiyor ve meseleleri çözmüyorsunuz?” diyenler de yüzeysel bakıyorlar; çünkü meselenin özü bu değil ve Amerika’nın İran’a düşmanlıkta gerçek hedefi gölgesinde bu meseleler çözülemez.

Ayetullah Hamanei, Amerikalı yetkililerin İran milletini diz çöktürme ve boyun eğdirme yönündeki söz ve eylemlerini İran halkına hakaret olarak değerlendirdi ve şöyle vurguladı: Millet, bu çirkin beklentiden derin bir rahatsızlık duymuştur ve bu talebe karşı güçlü bir şekilde durmaktadır. Devrim Lideri, son savaşın gerçek sebebini de bu beklenti ve kötü niyetli hedef olarak görerek şöyle ekledi: Siyonist rejimi kışkırttılar ve ona yardım ettiler ki güya İslam Cumhuriyeti’ni ortadan kaldırsınlar; fakat milletin onlara karşı duracağını ve onları pişman edecek bir tokat vuracağını düşünmemişlerdi.

Devrim Lideri, savaşın başlamasından bir gün sonra Avrupa’da Amerika’nın paralı unsurlarından bir grubun toplanarak İslam Cumhuriyeti sonrası yönetimi belirleme konusunu tartıştığını belirtti ve şöyle dedi: O kadar hayalperest ve aşağılık hedeflerinin gerçekleşeceğinden emindiler ki saldırının başlamasından bir gün sonra yeni yönetimi belirlemek için toplantı yaptılar ve bir kral bile tayin ettiler.

Ayetullah Hamanei, aptalların o toplantısında bulunan bir İranlının varlığına değinerek şöyle dedi: Ülkesine karşı ve Yahudilik, Siyonizm ve Amerika’nın çıkarına faaliyet gösteren o İranlının başına taş düşsün.

Devrim Lideri, halk ile nizam arasındaki mesafenin var olduğu yönündeki ham düşünceyi düşmanların ve onların paralı unsurlarının bir başka kuruntusu olarak nitelendirerek şöyle dedi: Halk, nizamın, silahlı kuvvetlerin ve hükümetin yanında durarak hepsine güçlü bir tokat vurdu.

Silahlı kuvvetlerin güç gösterisini, dengeleri değiştiren bir etken olarak değerlendiren Ayetullah Hamanei şöyle ekledi: Biz ve tüm İran halkı, silahlı kuvvetlerin büyük işinden dolayı teşekkür ediyoruz ve bundan sonra da İran’ın ve onun silahlı kuvvetlerinin gücü her geçen gün artacaktır.

Ayetullah Hamanei, düşmanın son olaylardan çıkardığı sonucu, İran’ı savaş ve askeri saldırıyla diz çöktürmenin mümkün olmaması olarak yorumlayarak şöyle dedi: İslam Cumhuriyeti, son 45 yılda tüm bu düşmanlıklara rağmen her gün daha da güçlendi ve düşman da artık anlamıştır ki İslam Cumhuriyeti’ni geri püskürtmenin yolu sert araçlar ve yöntemler değil, ülke içinde ayrılık ve nifak yaratmaktır.

Amerika ve Siyonizmin iç unsurlarını, ülkenin çeşitli yerlerindeki gaflet içindeki konuşmacı ve yazarları, ayrılık ve çok sesliliğin sebepleri olarak gösterdi ve şöyle ekledi: Bugün, Allah’a şükür, halk birlik içindedir ve siyasi ve sosyal görüş ayrılıklarına rağmen, nizam ve ülkeyi savunmak ve düşmana karşı durmak konusunda yekvücut halindedir. Bu birlik, düşmanların saldırı ve tecavüzünü engelleyen bir kalkandır ve bu yüzden de bu birliği yok etmeye çalışıyorlar.

Devrim Lideri, ulusal birliğin korunmasını herkesin görevi olarak nitelendirerek, şöyle dedi: Kutsal birlik, büyük toplumsal dayanışma ve halkın kalpleri ile iradelerinden oluşan çelikten kalkan asla zarar görmemelidir.

Ayetullah Hamanei, Siyonist rejimi halklar nezdinde dünyanın en nefret edilen rejimi ve hükümeti olarak nitelendirerek şöyle belirtti: Bugün, her zaman Siyonist rejimi desteklemiş olan İngiltere ve Fransa gibi Batılı hükümetler bile onu kınıyor; elbette bu kınamalar sözde ve etkisizdir.

Siyonist rejim liderlerinin çocukları açlık ve susuzlukla öldürmesi ve onları yemek sırasındayken taramaları gibi mevcut suçlarını insanlık tarihinde eşi benzeri görülmemiş olarak değerlendiren Ayetullah Hamanei şöyle dedi: Bu iğrenç suçlara karşı durmak gerekir; ancak sadece sözle karşı çıkmak ve kınamak fayda sağlamaz, cesur Yemen halkının yaptığı gibi, Siyonist rejime yardım yolları her yönden kapatılmalıdır.

Ayetullah Hamanei, konuşmasının sonunda, İslam Cumhuriyeti’nin bu konuda mümkün olan her türlü girişime hazır olduğunu belirtti ve şöyle temenni etti: Yüce Allah, İran halkının ve dünyadaki tüm hak arayıcıların hareketine bereket versin, bu derin ve ölümcül kanserin kökünü bölgeden söküp atsın ve Müslüman halkları uyandırıp birbirleriyle birleştirsin.

700 /