İslam İnkılabı Rehberi Bürosu Resmi Sitesi

Fıkhî Sorulara Cevap

  • TAKLİT HÜKÜMLERİ
  • TAHARET HÜKÜMLERİ
  • NAMAZ HÜKÜMLERİ
  • ORUÇ HÜKÜMLERİ
  • HUMUS HÜKÜMLERİ
  • CİHAD
  • MARUFU EMRETMEK VE MÜNKERDEN SAKINDIRMAK
  • HARAM KAZANÇLAR
  • SATRANÇ VE KUMAR ALETLERİ
  • MÜZİK VE TEGANNİ
  • DANS
  • ALKIŞ
  • FOTOĞRAF VE FİLMLER
  • UYDU ANTENLERİ
  • TİYATRO VE SİNEMA
  • RESSAMLIK VE HEYKELTIRAŞLIK
  • SİHİRBAZLIK, BÜYÜCÜLÜK, MEDYUMLUK VE CİNCİLİK
  • HİPNOTİZMA
  • TALİH OYUNLARI
  • RÜŞVET
  • TIBBÎ KONULAR
  • EĞİTİM, ÖĞRETİM VE ADABI
  • BASIM, TELİF VE SANAT ESERLERİ HAKLARI
  • GAYRİMÜSLİMLERLE MUAMELE
  • ZALİM DEVLETTE ÇALIŞMAK
  • ŞÖHRET ELBİSESİ VE GİYİMLE İLGİLİ HÜKÜMLER
  • BATI KÜLTÜRÜNÜ TAKLİT ETMEK
  • TECESSÜS, HABER AKTARMA VE SIRLARI İFŞA ETMEK
  • SİGARA VE UYUŞTURUCU KULLANMAK
  • SAKAL TIRAŞI
  • GÜNAH TOPLANTILARINDA BULUNMAK
  • DUA YAZMAK VE İSTİHARE
  • DİNÎ PROGRAMLAR DÜZENLEMEK
  • VURGUNCULUK VE İSRAF
  • ALIŞ VERİŞ HÜKÜMLERİ
  • FAİZ HÜKÜMLERİ
  • ŞUFA (ÖN ALIM) HAKKI
  • KİRA
  • MALÎ KEFALET
  • REHİN (İPOTEK)
    Yazdır  ;  PDF
     
    REHİN (İPOTEK)

     

    Soru 1684: Birisi bankadan aldığı borç karşılığında evini ipotek etmiş ve borcunu ödeyemeden vefat etmiştir. Küçük yaştaki mirasçıları da borcun tamamını ödeyemeyince banka, değeri borç miktarının kaç katı olan eve el koymuş ve zapt etmiştir; bu fazla olan fark miktarının hükmü nedir? Küçük çocuklar ve onların haklarıyla ilgili hüküm nedir?
    Cevap: Alacaklının alacağına ulaşmak için ipotekli malı satmasının caiz olduğu yerlerde, onu mümkün olan en yüksek fiyata satması farzdır. Alacaklının talebinden daha yüksek bir fiyata satarsa, kendi hakkını aldıktan sonra geri kalanını şer'î sahibine geri vermesi gerekir. Dolayısıyla söz konusu sorudaki fazlalık miktar mirasçılara aittir.

     

    Soru 1685: Mükellefin belli bir süre için birinden belli bir miktar borç alması ve evini borç karşılığında ona ipotek etmesi ve sonra da aynı evi alacaklı kişiden belli bir meblağ karşılığında belli bir zamana kadar kiralaması caiz midir?
    Cevap: Mülk sahibinin kendi malını kiralamasındaki sakıncaya ek olarak, bu tür muameleler, faizli borç elde etmek için yapılan bir hile olup şer'an haram ve batıldır.

     

    Soru 1686: Birisi bir miktar borç karşılığında arsasını bir başkasına ipotek etmiştir. Bunun üzerinden kırk yıldan fazla bir zaman geçmiş, ipotek eden ve alacaklının her ikisi de ölmüşlerdir. İpotek edenin mirasçıları onun ölümünden sonra defalarca alacaklının mirasçılarından arsayı geri istemelerine rağmen onlar bu talebi reddederek arsanın kendilerine babalarından miras kaldığını iddia etmektedirler. Acaba ipotek edenin mirasçılarının, arsalarını onlardan geri almaları caiz midir?
    Cevap: Eğer alacaklının borcunu almak için, arsayı sahiplenme hakkı olduğu ve arsanın değerinin de borç miktarı kadar veya ondan daha az olduğu tespit edilirse, arsa, ölünceye kadar da onun tasarrufunda kalmışsa, bu durumda görünüşe göre arsa onun mülküdür. Dolayısıyla da ölümüyle onun bıraktığı maldan ve mirasçılara ulaşan mirastan sayılır. Aksi durumda arsa ipotek edenin mirasçılarına miras olarak ulaşır ve onlar bu mirası onlardan isteyebilirler ve mirasçılar da ipotek edenin borcunu geri bıraktığı maldan düşerek alacaklının mirasçılarına ödemelidirler.

     

    Soru 1687: Bir evi kiralayanın, onu borcu için bir başkasına ipotek etmesi caiz midir, yoksa ipoteğin geçerli olması için ipotekli malın ipotek ettirenin mülkü olması şart mıdır?
    Cevap: Ev sahibinin izniyle olursa, sakıncası yoktur.

     

    Soru 1688: Birisine olan borcum karşılığında evimi bir yıllığına ona ipotek ettim ve bununla ilgili olarak bir sözleşme yaptık. Fakat ben sözleşme dışında evin üç yıl onun elinde kalacağı vaadinde bulundum. Acaba ipotek süresi konusunda, sözleşmede yazılmış olan mı geçerlidir, yoksa formalite icabı söz verdiğim süre mi? İpoteğin batıl olduğu farz edilse, ipotek edenle alacaklının ne yapmaları gerekir?
    Cevap: İpoteğin süresi konusunda, sözleşme, verilen söz veya buna benzer şeyler ölçü değildir; bu konuda ölçü, borç sözleşmesidir. Dolayısıyla eğer belli bir süre şart koşulmuşsa, o süre dolunca ipotek bozulur; aksi takdirde borç ödeninceye veya alacaklı borçlunun zimmetini berî edinceye kadar ipotek geçerlidir. Ev ipotek olmaktan çıkar veya ipotek sözleşmesinin temelden batıl olduğu anlaşılırsa, ipotek eden alacaklıdan ipotek ettiği malı isteyebilir. Alacaklı da sahibine onu geri vermekten kaçınamaz ve o mala sahih [geçerli olan] ipoteğin sonuçlarını uygulayamaz.

     

    Soru 1689: Yaklaşık iki yıl veya daha fazla bir süre önce, babam kendisine olan bir borcu karşılığında birisine bir miktar altın sikkeyi ipotek olarak vermiş ve vefatından birkaç gün önce de ipotek alan kişinin bunları satmasına izin verdi; ancak bu konuda kendisini bilgilendirmedi. Daha sonra ben babamın ölümünden sonra borçlu olduğu meblağı birinden borç alarak babamın borcunu ödeyip zimmetini berî etmek kastı olmaksızın, sırf ipotek edilen malı ondan alarak başkasına ipotek etmek amacıyla ona verdim. Fakat alacaklı malı teslim etmeyi, mirasçıların hepsinin muvafakat etmesine bağlı kıldığından onların bazıları buna izin vermedi ve sonuç olarak onu geri almak için alacaklıya müracaat ettim; ama o, alacağı karşısında onları aldığını iddia ederek bana geri vermekten kaçındı. Bu konuda şer'an hüküm nedir? Acaba alacaklının, alacağını aldıktan sonra ipotekli malı geri vermekten kaçınması caiz midir? Babamın borcunu ödemekle sorumlu olmadığım ve ona parayı babamın borcunu ödemek için vermediğim göz önünde bulundurulursa, acaba alacaklının o parayı alacağı karşılığında alarak geri vermeme hakkı var mıdır? Yine ipotekli malı bana vermeği diğer mirasçıların muvafakatine bağlı kılabilir mi?
    Cevap: Eğer para alacaklıya meyyitin borcunu ödemek kastıyla verilmişse, bu durumda meyyitin üzerindeki borç kalkar, zimmeti berî olur ve ipotekli mal serbest olarak alacaklının yanında emanete dönüşür. Ancak ipotekli mal bütün mirasçılara ait olduğu için onu mirasçıların tümünün muvafakati olmaksızın mirasçıların bazılarına veremez. Eğer paranın ölen kişinin borcu karşılığında ödendiği kesinlik kazanmaz ve alacaklı da bunu itiraf ederse, alacaklı o parayı alacağı karşısında kendisi için alamaz ve kendisine veren kişinin istemesi durumunda geri vermesi farzdır. Böylece meyyitin mirasçıları babalarının borcunu verip ipotekli malı kurtarıncaya veya alacaklıya, hakkını alması için onu satmasına izin verinceye kadar altınlar ipotek olarak onun yanında kalır.

     

    Soru 1690: Malını birine ipotek eden kimsenin, aynı malı ipotekten kurtarmadan önce borcundan dolayı üçüncü bir kişiye ipotek etmesi caiz midir?
    Cevap: Önceki ipotekten kurtulmadan, rehin verenin aynı malı, birinci alacaklının izni olmaksızın ikinci kez ipotek etmesi fuzulî olup, sıhhati birinci alacaklının iznine bağlıdır.

     

    Soru 1691: Birisi, kendisine borç olarak belli bir meblağ vermesi için tarlasını başka birine ipotek eder; fakat ipotek alan, belirlenen meblağa sahip olmadığını mazeret göstererek onun yerine tarla sahibine on tane koyun vermiştir. Şimdi her iki taraf da ipoteği çözerek kendi malını almak istiyor; ancak alacaklı kendisine on tane koyunun geri verilmesinde ısrar ediyor. Acaba şer'an böyle bir hakkı var mıdır?
    Cevap: İpotek kesin ve sabit bir borç karşılığında olur; sonradan gerçekleşecek borç karşılığında değil. Sorudaki durumda tarla ve koyunların her biri, sahiplerine geri verilmelidir.

     

  • ORTAKLIK
  • HİBE
  • BORÇ
  • SULH
  • VEKÂLET
  • HAVALE
  • SADAKA
  • ARİYET VE EMANET
  • VASİYET
  • GASP
  • KISITLILIK VE BALİĞ OLMA ALÂMETLERİ
  • MUDAREBE
  • BANKA İŞLEMLERİ
  • SİGORTA
  • DEVLET KANUNLARI
  • VAKIF
  • MEZARLIK HÜKÜMLERİ
700 /