İslam İnkılabı Rehberi Bürosu Resmi Sitesi

Fıkhî Sorulara Cevap

  • TAKLİT HÜKÜMLERİ
  • TAHARET HÜKÜMLERİ
    • Suların Hükmü
    • Helaya Gitmenin Hükümleri
    • Abdest Hükümleri
      Yazdır  ;  PDF
       
      Abdest Hükümleri

       

      Soru 100: Akşam namazı için temizlenmek niyetiyle aldığım abdestle Kur'ân-ı Kerim'e dokunabilir miyim ve onunla yatsı namazını kılabilir miyim?
      Cevap: Sahih bir abdest aldıktan sonra, abdest bozulmadıkça onunla taharetle yapılması gereken her amel yapılabilir.

       

      Soru 101: Başına peruk takan ve çıkardığında zahmete düşen bir kimse, takma saçın üzerine mesh edebilir mi?
      Cevap: Protez-takma saç eğer şapka gibi başa takılanlardan ise mesh edilirken onu kaldırmak vaciptir. Ancak protez saç çıkarılması mümkün olmayacak şekilde kafaya ekilmiş ise veya onu çıkarmak tahammülü çok zor sıkıntı ve zarara yol açarsa, takma saçlardan dolayı başın derisine rutubeti ulaştırmak da mümkün olmazsa bu Protez-takma saçların üzerine mesh etmek yeterlidir. Tabi ihtiyat gereği teyemmüm de alması gerekir.

       

      Soru 102: Abdest alırken yüze yalnızca iki avuç su dökülmesi gerektiği ve üçüncü kez su dökmenin abdesti batıl ettiği söyleniyor. Bu söz doğru mudur?
      Cevap: Abdest alırken uzuvları bir defa yıkamak farz, iki defa caiz ve ondan fazlası meşru değildir; ancak yıkama sayısını belirlemede ki ölçü insanın kendi niyetidir. Dolayısıyla ilk yıkama kastıyla birkaç kez su dökmenin sakıncası yoktur.

       

      103: İrtimasî abdest alırken yüzü ve elleri iki defadan fazla suya daldırmak caiz midir? Yoksa sadece iki defamı caizdir?
      Cevap: İrtimasî abdest alırken yüzü ve elleri sadece iki defa suya daldırabiliriz. Birincisi farz, ikincisi caiz ve ondan fazlası ise caiz değildir. İrtimasî abdestte meshin abdest suyuyla yapılabilmesi için kolların sudan çıkarılırken abdest niyetiyle çıkarılıp yıkanması gerekir.

       

      Soru 104: İnsanın saç ve cildinde doğal olarak oluşan yağ [suyun bedene ulaşmasını önleyen] bir engel sayılır mı?
      Cevap: Suyun beden veya saça ulaşmasını önleyecek kadar olmadıkça engel sayılmaz.

       

      Soru 105: Bir süreden beridir, ayaklarıma mesh ederken parmaklarımın ucundan değil, ayağımın üstü ve parmaklarımın bir kısmını mesh ediyorum. Böyle mesh etmem sahih midir? Eğer, böyle mesh etmem sakıncalıysa, kılmış olduğum namazları kaza etmem farz mıdır?
      Cevap: Ayak parmaklarının ucundan mesh edilmezse abdest batıl olur ve [böyle bir abdestle kılınan] namazların kazası farzdır. Ancak insan abdest esnasında parmak ucundan itibaren mesh edip etmediğinde şüpheye düşerse; eğer meseleyi [ayak parmaklarının ucundan mesh edilmesi gerektiğini] biliyorduysa ve parmak ucundan mesh ettiğine ihtimal veriyorsa, abdestin ve kılmış olduğu namazların sahih olduğuna hükmedilir.

       

      Soru 106: Ayak meshinin nihaî noktası olan "kaab" neresidir?
      Cevap: Ayaklar eklem yerine kadar mesh edilmelidir.

       

      Soru 107: Devletin, diğer İslâmî ülkelerde yaptırdığı camilerde, merkezlerde ve devlet dairelerinde abdest almanın hükmü nedir?
      Cevap: Caizdir ve şer'î açıdan bir sakıncası yoktur.

       

      Soru 108: Bir çeşmenin suyunu borularla birkaç km. uzaklıkta olan bir bölgeye götürmek için, su borularının diğerlerine ait tarlalardan geçirilmesi gerekiyor. Tarla sahipleri razı olmadıkları takdirde bu suyu abdest, gusül ve diğer temizlik işleri için kullanmak caiz midir?
      Cevap: Eğer su, başkalarının arazisinin dışında kendiliğinden kaynar ve yere akmadan doğrudan boruya bağlanıp hedef bölgeye yönlendirilirse ve bu suyu kullanmak, örfen başkalarının mülkünde tasarruf sayılmazsa sakıncası yoktur.

       

      Soru 109: Su idaresi [suyun basıncını yüksek binalarda artırmak için] su pompalarını kullanmayı yasaklamıştır. Ama bazı mahallelerde suyun tazyiki çok düşük olduğundan mahalle sakinleri üst katlara su ulaştırabilmek için su pompası kullanıyorlar. Yukarıda anlatılanlar göz önünde bulundurularak aşağıdaki sorulara cevap verir misiniz?
      1) Daha fazla su kullanabilmek amacıyla su pompası taktırmanın şer’i açıdan hükmü nedir?
      2) Eğer su pompalarından faydalanmak caiz değilse, su pompasından elde edilen suyla alınan abdest ve gusüllerin hükmü nedir?
      Cevap: Böyle bir durumda su pompası kullanmak caiz değildir, su pompasının çalışmasıyla alınan abdest ve gusül de sakıncalıdır.

       

      Soru 110: Bir istiftanın cevabında "Namazın ilk vaktinin girmesine yakın abdest alınırsa, onunla namaz kılınabilir." buyurmuşsunuz. Namazın ilk vaktinin girmesine yakın zamandan maksat nedir?
      Cevap: Ölçü; örfen "Namaz vakti yakındır." denilebilmesidir ve o vakitte namaz için abdest almanın bir sakıncası yoktur.

       

      Soru 111: Abdest alırken, parmakların yürüme esnasında yere gelen alt kısmını mesh etmek müstehap mıdır?
      Cevap: Ayakların mesh edilmesi gereken yeri, parmaklardan birisinin ucundan başlayarak ayak eklemine kadardır. Parmakların alt kısmının mesh edilmesinin müstehap oluşu sabit değildir.

       

      Soru 112: Abdest alan kimsenin, abdest kastıyla yüz ve ellerini yıkarken eliyle musluğu açıp kapatmasının hükmü nedir?
      Cevap: Sakıncası yoktur ve abdeste bir halel getirmez; ancak sol kolunu yıkadıktan sonra, onunla mesh etmeden önce eğer elini ıslak musluğa vurur ve elindeki abdest suyuna dışarıdan su karışırsa, dışarıdan su karışan eliyle yapacağı mesh sakıncalıdır.

       

      Soru 113: Mesh etmek için abdest suyunun dışındaki bir su kullanılabilir mi? Başı ille de sağ elle ve yukarıdan aşağıya doğru mu mesh etmek gerekiyor?
      Cevap: Baş ve ayakların meshi abdest suyunun elde kalan ıslaklığıyla yapılmalıdır. Eğer elde ıslaklık kalmamışsa, sakal ve kaşlardan alınarak mesh yapılmalıdır. Ayrıca ihtiyata uygun olan başın sağ elle mesh edilmesidir; ancak yukarıdan aşağıya mesh etmek şart değildir.

       

      Soru 114: Bazı kadınlar tırnaklardaki ojenin abdest için engel olmadığını ve ince çorap üzerinden mesh etmenin de caiz olduğunu iddia ediyorlar; bu konudaki görüşünüz nedir?
      Cevap: Oje [plastik, silikon ve yağlı boyalar gibi] kütlesi yoğun [bir madde] olduğundan suyun tırnaklara geçmesine engel olarak abdesti batıl eder. Çorap ise her ne kadar ince olursa olsun, onun üzerinden mesh etmek sahih değildir.

       

      Soru 115: Savaşta omuriliğinin kesilmesi nedeniyle idrarını kontrol edemeyen gazilerin, Cuma namazına katılarak hutbeleri dinlemeleri ve meslus olanların vazifesine amel ederek Cuma ve ikindi namazlarını kılmaları caiz midir?
      Cevap: Onların Cuma namazına katılmalarında sakınca yoktur. Ancak onların, namazı abdest alır almaz ara vermeden kılmaları farz olduğundan dolayı Cuma hutbesinden önce aldıkları abdestle namaz kılabilmeleri için abdest aldıktan sonra onu bozan bir hadesin meydana gelmemesi gerekir.

       

      Soru 116: Abdest almaya kudreti olmayan kimse, abdest aldırması için kendisine bir yardımcı (naib) tutar, ancak abdest niyetini kendi yapar ve kendisi mesh eder. Eğer kendisinin mesh etmeye kudreti olmazsa yardımcı onun elinden tutarak ona mesh ettirir. Eğer bundan da aciz ise yardımcı onun elinden rutubet-ıslaklık alarak mesh eder. Şimdi eğer bu adamın eli yoksa, o zaman hükmü nedir?
      Cevap: Eğer şahsın eli yoksa mesh etmek için onun kolundan ve eğer kolu da olmazsa, onun sakal veya kirpiklerinden ıslaklık alınarak baş ve ayaklarına mesh edilmelidir.

       

      Soru 117: Cuma namazının kılındığı yerin yakınında merkez camisine ait bir abdesthane bulunmaktadır. Oranın su parası cami gelirinin dışında bir bütçeyle ödenmektedir. Bu durumda, Cuma namazı kılanların o suyu kullanmaları caiz midir?
      Cevap: Oranın suyu mutlak olarak namaz kılanlar için vakfedildiğinden dolayı onu kullanmanın sakıncası yoktur.

       

      Soru 118: Öğle ve ikindi namazlarından önce alınan abdest ile bozulmadığını kesin olarak bildiğimiz takdirde akşam ve yatsı namazları da kılınabilir mi? Yoksa her namazın kendine ait bir niyet ve abdesti mi vardır?
      Cevap: Her namaz için ayrı bir abdest almak gerekmez; alınan abdest bozulmadıkça onunla istendiği kadar namaz kılınabilir.

       

      Soru 119: Farz bir namaz için vakit girmeden önce abdest almak caiz midir?
      Cevap: Eğer namaz vaktinin girmesi yakınsa farz bir namaz için abdest almanın sakıncası yoktur.

       

      Soru 120: Her iki ayağım da felç olduğundan dolayı özel bir ayakkabı ve koltuk değnekleri ile yürüyebiliyorum. Abdest alırken ayakkabılarımı çıkarmam kesinlikle mümkün olmadığından dolayı ayaklarımı mesh etmek hususundaki şer'î vazifemi açıklar mısınız?
      Cevap: Eğer mesh etmek için ayakkabılarınızı çıkarmak sizin için çok zor ve çetin ise; ayakkabının üzerinden mesh etmeniz yeterli ve caizdir.

       

      Soru 121: Gittiğimiz bir yerde su bulmak için etrafı kaç kilometre araştırmamıza rağmen sadece kirli su bulursak, bu durumda teyemmüm etmemiz mi yoksa o suyla abdest almamız mı farzdır?
      Cevap: Eğer o su mutlak ve pak olur ve kullanılması zararlı olmaz ve zarar verme korkusu da olmazsa, abdest almak farzdır ve [su bulunan yerde] teyemmüm alınamaz.

       

      Soru 122: Abdest almak kendiliğinden müstehap mıdır? Kurbet (Allah'a yakın olmak) kastı ile namaz vakti girmeden abdest alıp aynı abdestle namaz kılınabilir mi?
      Cevap: Temiz [ve abdestli] olmak kastıyla abdest almak şer'î açıdan müstehap ve beğenilen bir şeydir. Müstehap olarak alınan abdestle de namaz kılmak caizdir.

       

      Soru 123: Sürekli abdestinde şüpheye düşen biri, camiye girmek, namaz kılmak, Kur'ân okumak ve masumların mezarını ziyaret etmek için ne yapmalıdır?
      Cevap: Abdest aldıktan sonra taharetin bekasında edilen şüpheye itibar edilmez. Abdestin bozulduğunu kesin olarak bilmedikçe onunla namaz kılmak, Kur'ân okumak ve Masum İmamlar’ın kabrini ziyaret etmek gibi amelleri yapabilir.

       

      Soru 124: Abdestin sıhhatinde suyun elin her yerine akıtılması şart mıdır? Yoksa ıslak elle abdest uzuvlarını sıvazlamak yeterli midir?
      Cevap: Yıkamada ölçü, elle sıvazlamakla bile olsa suyun, uzuvların her yerine ulaşmasıdır; ancak uzuvların sadece ıslak elle mesh edilmesi yeterli değildir.

       

      Soru 125: Başı mesh ederken saçın ıslanması yeterli midir? Yoksa ıslaklık başın derisine de mi ulaşmalıdır?
      Cevap: Başın ön kısmındaki derisine veya saçlara mesh edilebilir; ancak başın başka bölgelerine ait saç telleri ön kısımda toplanmışsa veya saçın ön kısmı yüze ya da omuzlara dökülecek kadar uzun olursa, onlara mesh edilmesi yeterli olmaz. [Böyle bir durumda] başın ön kısmındaki saçı ikiye ayırarak deri veya saç dipleri mesh edilmelidir.

       

      Soru 126: Yapay [peruk vb.] saç kullanan birisi başını nasıl mesh etmelidir ve gusül alırken görevi nedir?
      Cevap: Eğer yapay saç başın derisine ekilmiş ve kaldırılması mümkün değilse veya onu kaldırmak tahammül edilemeyecek kadar çok zor ve zararlıysa ve ıslaklığın yapay saçtan dolayı deriye ulaştırılması da mümkün olmazsa, yapay saç üzerine mesh etmek yeterlidir. Gusül alırken de hüküm aynıdır.

       

      Soru 127: Abdest ve gusül azalarını yıkama arasında ara vermenin hükmü nedir?
      Cevap: Gusülde fasıla vermenin (muvalâtı terk etmenin) bir sakıncası yoktur; ama abdest alırken, bir önceki aza kuruyacak kadar ara verirse, abdesti batıl olur.

       

      Soru 128: Sürekli olarak az miktarda [da olsa] yellenen birinin abdest ve namazının hükmü nedir?
      Cevap: Eğer namazın sonuna kadar abdestini tutamıyorsa ve namaz esnasında abdestini yenilemesi de çok meşakkatli olursa, bir abdestle bir namaz kılabilir. Yani namaz esnasında abdesti batıl olsa bile her namaz için bir abdestle yetinmesinin sakıncası yoktur.

       

      Soru 129: Toplu konutlarda oturan bazı şahıslar, faydalandıkları kapıcı, sıcak su, soğuk su ve klima gibi hizmetlerde kendi paylarına düşen parayı ödemiyor ve bu gibi hizmetlerin karşılığını razı olmadıkları hâlde komşularının üzerine yıkıyorlar; acaba, şer'î açıdan bunların namaz, oruç vb. ibadetleri batıl mıdır?
      Cevap: Toplu konutlarda oturan fertlerin her biri şer'î açıdan faydalandıkları ortak imkânların ücreti karşısında sorumludurlar. Kullandıkları suyun tutarını vermemek gibi bir kasıtları varsa onunla aldıkları abdest ve gusül batıldır.

       

      Soru 130: Cenabet guslü aldıktan üç-dört saat sonra namaz kılmak isteyen bir şahıs, [cenabet guslü aldıktan sonra abdest almaya ihtiyaç olmadığından] bu süre içerisinde guslünün [abdestinin] batıl olup olmadığında şüphe etmektedir. Bu durumda, ihtiyat olarak abdest almasında bir sakınca var mıdır?
      Cevap: Böyle bir durumda abdest alması farz değildir; ama ihtiyat olarak abdest almasında sakınca yoktur.

       

      Soru 131: Bulûğ çağına ermemiş küçük çocuklar küçük hades yüzünden abdestsiz sayılırlar mı? Acaba onların Kur'ân'ın yazısına dokunmalarına müsaade etmek caiz midir?
      Cevap: Evet, çocuklar da abdesti bozan şeylerin gerçekleşmesiyle muhdis [abdestsiz] olur; ancak Kur'ân-ı Kerim'in yazılarına el sürmek onlara haram değildir. Mükelleflerin de çocukların Kur’an’ın yazılarına el sürmelerini engellemeleri farz değildir.

       

      Soru 132: Abdest uzuvlarından biri yıkadıktan sonra, eğer abdest bitmeden önce necis olursa hükmü nedir?
      Cevap: O uzvun necis olması abdesti bozmaz; ama namaz kılmak için necasetten temizlenmek amacıyla o uzvu yıkamak farzdır.

       

      Soru 133: Mesh ederken, ayakların üzerinde birkaç damla suyun olması abdesti bozar mı?
      Cevap: Mesh ederken, başka suyun değil de eldeki suyun ayağa etki etmesi için, mesh edilen yerdeki su damlalarını kurulamak farzdır.

       

      Soru 134: Sağ eli omuzdan kesilen birinden, sağ ayağın meshi kalkar mı?
      Cevap: Sağ ayağın meshi onun üzerinden kalkmaz; belki sol eli ile onu mesh etmesi gerekir.

       

      Soru 135: Abdest uzuvlarından birisinde yara veya kırık olan birisinin vazifesi nedir?
      Cevap: Abdest uzuvlarında yara veya kırık varsa, o bölgenin üzeri açık ve suyun da zararı yoksa o bölge yıkanmalıdır, ama yıkamak zararlıysa sadece etrafı yıkanmalıdır. Eğer ıslak elin o bölgenin üzerine çekilmesi zararlı değilse, farz ihtiyat gereği üzerine ıslak elin çekilmesi gerekir.

       

      Soru 136: Mesh edilecek yeri yara olan şahsın vazifesi nedir?
      Cevap: Eğer ıslak elle yaralı bölgeye mesh edemiyorsa abdest yerine teyemmüm yapmalıdır. Ancak yaralı yerin üzerine bez parçası koyup elini onun üzerine çekebiliyorsa, ihtiyat gereği teyemmüme ilave olarak anlatıldığı şekilde mesh etmek suretiyle abdest de almalıdır.

       

      Soru 137: Abdest aldıktan sonra aldığı abdesttin batıl olduğunu anlayan kimsenin hükmü nedir?
      Cevap: Abdestin şart olduğu ibadetler[i yerine getirmek] için yeniden abdest alması farzdır. Eğer batıl abdestle namaz kılmış ise onları da kaza etmesi vaciptir.

       

      Soru 138: Abdest uzuvlarında, bezle sarılmasına rağmen kanaması durmayan bir yara bulunan kimse nasıl abdest almalıdır?
      Cevap: Yarayı naylon gibi kanı geçirmeyen bir şeyle sararak cebire abdesti alması farzdır.

       

      Soru 139: Abdestten sonra yüz ve kolları kurulamak mekruh mudur? Ve aksi (kurulamamak) müstehap mıdır?
      Cevap: Bu iş [abdest uzuvlarını kurulamak] için bir mendil veya özel bir bez ayırırsa sakıncası yoktur [yani mekruh değildir].

       

      Soru 140: Kadınların saç ve kaşlarını boyamada kullandıkları [doğal olmayan] kimyasal boyalar, abdest ve gusül için sakıncalı mıdır?
      Cevap: Eğer sadece boya olur ve suyun saça ulaşmasına engel olacak [yağ vb. gibi suyu geçirmeyecek] kadar yoğun olmazsa abdest ve guslü sahihtir.

       

      Soru 141: Mürekkep, elin üzerinde bulunduğunda [suyun bedene ulaşmamasına neden olduğu için] abdestin batıl olmasına sebep olan engellerden midir?
      Cevap: Mürekkep, içinde suyun deriye ulaşmasını engelleyecek bir maddeye sahipse, abdesti batıl eder; konunun teşhisi ise mükellefin görevidir.

       

      Soru 142: Başa mesh ederken, elin ıslaklığının yüzdeki ıslaklığa ulaşması-değmesi abdesti batıl eder mi?
      Cevap: Ayakların ellerde kalan abdest suyunun ıslaklığıyla mesh edilmesi gerektiğinden, ayaklar mesh edilirken ihtiyaç duyulan ıslaklığın yüzde kalan ıslaklıkla karışmasını önlemek amacıyla, baş mesh edilirken elin alına değdirilmemesi ve yüzde kalan ıslaklıkla temas etmemesi gerekir.

       

      Soru 143: Abdest alması, halkın arasında yaygın olan zamandan fazla süren biri, abdest uzuvlarını yıkadığından kesin olarak emin olmak için ne yapmalıdır?
      Cevap: Vesveseden sakınmalı ve şeytanın kendisinden ümidi kesmesi için vesveselerine itina etmeyip diğerleri gibi sadece şer'î açıdan farz olan miktarı yıkamakla yetinmelidir.

       

      Soru 144: Vücudumun bazı yerlerinde dövmeler var; bunun abdest, gusül ve namazı batıl ettiği ve namazlarımın kabul olmayacağı söyleniyor, bu hususta yapmam gereken nedir?
      Cevap: Vücudunuzdaki dövmeler, sadece boya olursa veya derinin altında olur ve derinin yüzeyinde suyun deriye ulaşmasına engel olacak bir şey bulunmaz ise abdest, gusül ve namazınız sahihtir.

       

      Soru 145: İdrar ve istibra edip abdest aldıktan sonra insandan idrar mı yoksa meni mi olduğu belli olmayan bir rutubet gelirse hükmü nedir?
      Cevap: Bu durumda taharetli olduğundan kesin olarak emin olmak için, hem abdest alması hem de gusletmesi farzdır.

       

      Soru 146: Abdest almada, kadınlarla erkeklerin arasındaki farkı açıklar mısınız?
      Cevap: Erkeklerin kollarını yıkarken, kolun dış kısmından (dirseğin üstünden), kadınların ise kolun iç kısmından başlayarak yıkamasının müstehap oluşu dışında, abdestin alınışında kadınla erkek arasında herhangi bir fark yoktur.

       

    • Allah'ın İsimlerine ve Kur'ân Ayetlerine Dokunmak
    • Cenabet Guslü Hükümleri
    • Batıl Gusüllerle İlgili Hükümler
    • Teyemmüm Hükümleri
    • Kadınlarla İlgili Hükümler
    • Ölülerle İlgili Hükümler
    • Necaset Hükümleri
    • Sarhoş Edici Şeyler
    • Vesvese ve Çaresi
    • Ehl-i Kitap Ve Diğer Fırkaların Hükmü
  • NAMAZ HÜKÜMLERİ
  • ORUÇ HÜKÜMLERİ
  • HUMUS HÜKÜMLERİ
  • CİHAD
  • MARUFU EMRETMEK VE MÜNKERDEN SAKINDIRMAK
  • HARAM KAZANÇLAR
  • SATRANÇ VE KUMAR ALETLERİ
  • MÜZİK VE TEGANNİ
  • DANS
  • ALKIŞ
  • FOTOĞRAF VE FİLMLER
  • UYDU ANTENLERİ
  • TİYATRO VE SİNEMA
  • RESSAMLIK VE HEYKELTIRAŞLIK
  • SİHİRBAZLIK, BÜYÜCÜLÜK, MEDYUMLUK VE CİNCİLİK
  • HİPNOTİZMA
  • TALİH OYUNLARI
  • RÜŞVET
  • TIBBÎ KONULAR
  • EĞİTİM, ÖĞRETİM VE ADABI
  • BASIM, TELİF VE SANAT ESERLERİ HAKLARI
  • GAYRİMÜSLİMLERLE MUAMELE
  • ZALİM DEVLETTE ÇALIŞMAK
  • ŞÖHRET ELBİSESİ VE GİYİMLE İLGİLİ HÜKÜMLER
  • BATI KÜLTÜRÜNÜ TAKLİT ETMEK
  • TECESSÜS, HABER AKTARMA VE SIRLARI İFŞA ETMEK
  • SİGARA VE UYUŞTURUCU KULLANMAK
  • SAKAL TIRAŞI
  • GÜNAH TOPLANTILARINDA BULUNMAK
  • DUA YAZMAK VE İSTİHARE
  • DİNÎ PROGRAMLAR DÜZENLEMEK
  • VURGUNCULUK VE İSRAF
  • ALIŞ VERİŞ HÜKÜMLERİ
  • FAİZ HÜKÜMLERİ
  • ŞUFA (ÖN ALIM) HAKKI
  • KİRA
  • MALÎ KEFALET
  • REHİN (İPOTEK)
  • ORTAKLIK
  • HİBE
  • BORÇ
  • SULH
  • VEKÂLET
  • HAVALE
  • SADAKA
  • ARİYET VE EMANET
  • VASİYET
  • GASP
  • KISITLILIK VE BALİĞ OLMA ALÂMETLERİ
  • MUDAREBE
  • BANKA İŞLEMLERİ
  • SİGORTA
  • DEVLET KANUNLARI
  • VAKIF
  • MEZARLIK HÜKÜMLERİ
700 /