İslam İnkılabı Rehberi Bürosu Resmi Sitesi

Fıkhî Sorulara Cevap

  • TAKLİT HÜKÜMLERİ
  • TAHARET HÜKÜMLERİ
    • Suların Hükmü
    • Helaya Gitmenin Hükümleri
    • Abdest Hükümleri
    • Allah'ın İsimlerine ve Kur'ân Ayetlerine Dokunmak
    • Cenabet Guslü Hükümleri
    • Batıl Gusüllerle İlgili Hükümler
    • Teyemmüm Hükümleri
    • Kadınlarla İlgili Hükümler
    • Ölülerle İlgili Hükümler
    • Necaset Hükümleri
    • Sarhoş Edici Şeyler
    • Vesvese ve Çaresi
      Yazdır  ;  PDF
       
      Vesvese ve Çaresi

       

      Soru 311: Birkaç yıldan beridir vesvese hastalığına müptela olmuşum. Bu konu beni çok rahatsız etmektedir ve günden güne bu hastalığım daha da şiddetlenerek hayatımda her şeyden şüphe etmeme neden oluyor. Öyle ki yaşamım sanki şüphe üzerine kurulmuş. Çoğunlukla yiyeceklerde ve ıslak eşyalarda şüpheye düşüyorum. Bu nedenle diğer normal insanlar gibi yaşayamıyorum. Bir yere gittiğimde ayağımın terlediğini ve necise değmesi sonucu, necis olacağını düşünerek hemen çorabımı çıkarıyorum; hatta seccade üzerinde bile oturamıyorum. Ne zaman otursam, tüyleri elbiseme yapışır ve onu suyla yıkamak zorunda kalırım diye vesvese olduğum için hemen kalkıyorum. Eskiden böyle değildim, ama şimdi, artık bu işlerimden utanıyorum. Her zaman, rüyamda birisini görüp, derdimi ona söylemeyi veya hayatımı tamamen değiştirip beni eski halime getirecek bir mucizenin gerçekleşmesini çok istiyorum. Bu konuda bana yol göstermenizi rica ediyorum.
      Cevap: Taharet ve necaset hükümleri, tıpkı ilmihal kitaplarında açıklananlarla aynıdır. Şer’i açıdan necis olduğuna hükmedilen ve insanın da necis olduğunu kesin olarak bildiği şeyler dışında her şey paktır [temizdir]. Bu durumda, vesvese hastalığından kurtulmak için rüya görmeye veya mucize olmasına ihtiyaç yoktur. Sadece mükellefin kendi şahsî görüş ve düşüncelerini bir kenara bırakarak mukaddes İslâm şeriatına inanıp onunla amel etmesi ve necis olduğunu kesin olarak bilmediği şeyleri necis saymaması gerekir. Çünkü siz kapının, duvarın, seccade ve kullandığınız diğer eşyaların necis olduğunu kesin olarak nereden biliyorsunuz? Üzerinde yürüdüğünüz veya oturduğunuz seccadenin tüylerinin necis olduğunu ve onun çorabınıza, elbisenize ve bedeninize bulaştığını kesin olarak nasıl ve nereden biliyorsunuz? Bu yüzden bu durumlarda vesveseye itina etmeniz sizin için caiz değildir. [Her şeyin] necis olabileceğine dair vesveseleri biraz görmezden gelmekle ve vesveseye itina etmeme konusunda biraz alıştırma yapmakla, inşallah Allah’ın izni ve yardımıyla kendinizi vesvesenin pençesinden kurtaracaksınız.

       

      Soru 312: Ben yükseköğrenim görmüş, birkaç çocuk annesi bir kadınım. Taharet konusunda çok sıkıntı yaşıyorum. Dindar bir ailede büyüdüğüm için İslâm'ın bütün öğretilerine uymak istiyorum. Küçük çocuklarım olduğundan dolayı sürekli idrar ve kakalarıyla uğraşıyorum. [Çocuklar tuvalete gittikten sonra] sifonu çektiğimde dökülen su ayağıma, yüzüme ve hatta başıma bile sıçrıyor, bu yüzden her defasında suyun sıçradığı yerleri yıkamak zorunda kalıyorum. Bu ise yaşantımda birçok zorluklara sebep oluyor. Öte yandan benim dinim ve akidemle alakalı olduğundan taharet konusunu göz ardı etmem mümkün değil. Hatta bu sorunu çözmek için psikoloğa bile müracaat ettim; ama bir sonuç alamadım. Bu arada necis olan şeyin tozu veya çocuğun eli necis olduğu zaman onları yıkamak veya bir şeye el sürmesini engellemek zorunda kalmak gibi bana sıkıntı veren diğer şeyler de vardır. Necis olan bir şeyi yıkamak benim için çok zor oluyor; ama tamda o anda sadece kirli olan elbise ve bulaşıkları yıkamak ise benim için kolay. Sizden ricam lütfen bu konuda yol göstererek hayatı bana kolaylaştırınız.
      Cevap:
      1) Mukaddes İslâm açısından necaset ve taharet konusunda asıl olan [temel prensip] her ne kadar necis olduğuna çok fazla ihtimal verilse de kesin olarak necis olduğu bilinmedikçe eşyanın pak oluşudur.
      2) Taharet ve necaset konusunda, psikolojik nedenlerden dolayı diğerlerine göre daha şiddetli hassasiyetleri olanlar, örneğin bir şeyin necis oluşuna başkalarından daha çabuk ve pak oluşuna ise diğerlerinden daha geç kanaat getiren insanlara İslam fıkhında vesveseci denir. Böyle biri, eğer bir şeyin necis olduğuna kesin olarak inansa dahi, normal bir insanın kanaat getireceği ölçüde olmadıkça ona amel etmesi gerekmez. Necis bir şeyin vesveseci birisi tarafından paklanmasında da ölçü yine halk tarafından bilinen normal süreçtir ve vesvesecinin, necisin kendisinin giderildiğine veya pak olduğuna kesin olarak kanaat getirmesi gerekmez.
      Bu hükümler mezkûr kimseler hakkında, bu hassasiyetleri kalkıncaya kadar geçerlidir.
      3) Necis olan her şeyi veya her uzvu, paklamak için necasetin kendisi giderildikten sonra musluk suyuyla yalnızca bir defa yıkamak yeterlidir. Tekrar yıkamak ya da suyun altına tutmak gerekmez. Eğer necis olan şey, elbise ve benzeri bir şey olursa ihtiyat gereği içindeki suyun dışarı çıkması için normal miktarda sıkılır veya silkelenir.
      4) Necasete karşı şiddetli bir hassasiyete sahip olduğunuzdan, şunu bilmelisiniz ki necis bir şeyin tozu, sizin için hiçbir durumda necis değildir. Yine sizin, çocuğun elinin necis veya temiz olduğuna veya kanın bedenden temizlenip temizlenmediğine dikkat etmeniz gerekmez. Bu hüküm, sizin bu hassasiyetiniz tamamen yok olana kadar geçerlidir.
      5) İslâm dini kolay, hafif ve insan fıtratına uygun hükümlere sahiptir; öyleyse onları kendinize zorlaştırarak ruhunuza ve cisminize eziyet edip, zarar gelmesine sebep olmayın. Bu gibi durumlarda ıstırap ve endişe hali, hayatı size zehir ediyor; oysa Yüce Allah sizin ve sizinle ilişkisi olan hiç kimsenin sıkıntı ve zorluğa düşmesine razı değildir. Kolay bir dine sahip olmanın şükrünü yerine getirin ve bu nimetin şükrü, ilahi öğretilere uygun bir şekilde amel etmektir.
      6) Bu [ruh] haliniz, geçici ve tedavi edilebilir bir durumdur. Birçok insan buna müptela olduktan sonra yukarıda söylenildiği şekilde amel ederek ondan kurtulmuştur. Siz de Allah’a tevekkül edin, himmet ve iradenizle kendinizi rahatlatın; Allah’ın izniyle başaracaksınız.

       

    • Ehl-i Kitap Ve Diğer Fırkaların Hükmü
  • NAMAZ HÜKÜMLERİ
  • ORUÇ HÜKÜMLERİ
  • HUMUS HÜKÜMLERİ
  • CİHAD
  • MARUFU EMRETMEK VE MÜNKERDEN SAKINDIRMAK
  • HARAM KAZANÇLAR
  • SATRANÇ VE KUMAR ALETLERİ
  • MÜZİK VE TEGANNİ
  • DANS
  • ALKIŞ
  • FOTOĞRAF VE FİLMLER
  • UYDU ANTENLERİ
  • TİYATRO VE SİNEMA
  • RESSAMLIK VE HEYKELTIRAŞLIK
  • SİHİRBAZLIK, BÜYÜCÜLÜK, MEDYUMLUK VE CİNCİLİK
  • HİPNOTİZMA
  • TALİH OYUNLARI
  • RÜŞVET
  • TIBBÎ KONULAR
  • EĞİTİM, ÖĞRETİM VE ADABI
  • BASIM, TELİF VE SANAT ESERLERİ HAKLARI
  • GAYRİMÜSLİMLERLE MUAMELE
  • ZALİM DEVLETTE ÇALIŞMAK
  • ŞÖHRET ELBİSESİ VE GİYİMLE İLGİLİ HÜKÜMLER
  • BATI KÜLTÜRÜNÜ TAKLİT ETMEK
  • TECESSÜS, HABER AKTARMA VE SIRLARI İFŞA ETMEK
  • SİGARA VE UYUŞTURUCU KULLANMAK
  • SAKAL TIRAŞI
  • GÜNAH TOPLANTILARINDA BULUNMAK
  • DUA YAZMAK VE İSTİHARE
  • DİNÎ PROGRAMLAR DÜZENLEMEK
  • VURGUNCULUK VE İSRAF
  • ALIŞ VERİŞ HÜKÜMLERİ
  • FAİZ HÜKÜMLERİ
  • ŞUFA (ÖN ALIM) HAKKI
  • KİRA
  • MALÎ KEFALET
  • REHİN (İPOTEK)
  • ORTAKLIK
  • HİBE
  • BORÇ
  • SULH
  • VEKÂLET
  • HAVALE
  • SADAKA
  • ARİYET VE EMANET
  • VASİYET
  • GASP
  • KISITLILIK VE BALİĞ OLMA ALÂMETLERİ
  • MUDAREBE
  • BANKA İŞLEMLERİ
  • SİGORTA
  • DEVLET KANUNLARI
  • VAKIF
  • MEZARLIK HÜKÜMLERİ
700 /